Öyle uzun zamandır sessizim ki sesimi kaybetmiş de yerine daha önce hiç bilmediğim birinin tonlamalarıyla konuşur gibi yabancı hissettiriyor tüm yazma cabalarım. Acemi, kaygılı, ürkek … bambaşka ya da çok mu yabancı oldum diye sorar bulunca kendimi koşa koşa geldim buralara. Bazen hayat kaygısı bazen üşenmek bazen de hiç bitmeyen can sıkan hayat...
Üzerine mutlaka üç beş kelime de olsa etmem gerektiğine inandığım kitap. Aslında her okuduğum kitap için bu türden düşüncelerim oluyor ama kitap kulüpleriyle devam edince o buluşmalarda uzun ve oldukça keyifle sohbetler gerçekleştirildikçe geriye dönüp bir de yazmak için aynı enerji kalmayabildiğinden araya zaman giriyor sonrada unutulup gidiyor...
Şu gördüğünüz kitap yıllarca beni oku diye bekleyip durdu. Kitap kapağıyla birlikte ismine bakınca hayal dünyam devreye giriyor yazarın daha ne yazdığını bilmeden kendimce tekrar yazıyordum. Ruhlar aleminden günümüze oradan da başka diyarlara gidip gidip geliyor kitabı bir türlü elime alamıyordum. Çok uzun süre sonra Storytel’de de denk gelince birazcık...
Kemal Varol’dan okuduğum üçüncü kitabım. Daha önce okuduğum iki kitabına göre daha çok sevdiğimi kapalı kapıların üzerime gelir olmasını bir yana koyarsam etkilendiğim ama Barana’nın kapalı kalan hikayesinin detaylarını daha çok anlatsaydı yazar dediğim ve kesinlikle severek okuduğum kitabım. Kemal Varol bence okurun yüreğine bir şekilde...
Uzun zaman olmuş. Günler bir bir geçerken elim en sevdiğim alanıma bir türlü değememiş. Zamanın türlü gelgitlerine gönüllü boyun eğmişim. Ayıp etmiş hissettim kendimi. Kimseye karşı olmasa bile kendime… Oysa şu ana kadar ki yıl henüz bitmedi 126 kitap okumuşum. Biri için de şu kitabı şundan ötürü çok sevdim ya da olmamış dememişim. ( yılın sonunda...
Yazmam da bunun bir parçası, herhalde: yaşamımı – yaşadıklarımı – yazılı hale getirmek ( çok zor yazan biri olduğum halde ) hep bir tutku oldu: sanki, nasıl yaşamda uygun ve yerinde bir eylemde bulunmak, yaşama anlam ve önem veren birşeyse, aynı şekilde, düzgün ve iyi düşünülmüş bir tümce kurmak da, yaşamakta – yaşamış – olmanın ( sonradan da olsa)...